27 Nisan 2012 Cuma

Zayıflamaya yardımcı komposto

    Zayıflamak, çoğu insanın hayatının bazı dönemlerinde arzuladığı bir şeydir.Yaklaşan yaz ayları nedeniyle de zayıflama düşüncelerimiz arttı. Şimdi tarifini vereceğim komposto, kilo vermenize ve bağırsaklarınızın düzenli çalışmasına yardım edecektir. Kilo problemlerinin hatırı sayılır bir kısmı da düzensiz çalışan bağırsaklardan kaynaklanır zaten.
     Bu kompostoyu aklınıza her estiğinde ve istediğiniz kadar tüketebilirsiniz. Tek dikkat etmeniz gereken ilaç kullanırken tüketmemek. İçinde greyfurt olduğu için ilacın vücuttan atılımını engelliyor ve ilacın yüksek dozda vücutta birikmesinden dolayı ciddi problemler oluşturabiliyor. Yani ilacın karaciğer yoluyla vücuttan atılmasına engel oluyor. İLAÇ KULLANMADAN ÖNCEKİ VE SONRAKİ ON İKİ SAAT SÜRESİNCE GREYFURT TÜKETMEMELİYİZ.
     Beş adet orta boy elmanın çekirdek evlerini çıkardıktan sonra kabuklarıyla beraber küp küp doğruyoruz.
 Bunları büyükçe bir tencereye koyarak üzerine üç litre kadar su ekliyor ve komposto haline gelene kadar kaynatıyoruz. Aroma vermesi için kaynama esnasında karanfil ve çubuk tarçın da atabilirsiniz. Elmalarımızın yumuşaması lazım. Elmalar kaynarken iki orta boy greyfurt ve limonun kabuklarını soyarak küp küp doğruyoruz.Küpler fazla büyük olmasın ki kaşığı daldırdığınızda bütün malzemelerden kaşığınıza gelebilsin. Elmalar yumuşayınca greyfurt ve limonu da ekliyoruz. Vitamininin ölmemesi için bir taşım kaynatıp ocağı kapatıyoruz. Ilındıktan sonra dolaba kaldırıyoruz ve istediğimiz kadar tüketiyoruz. İçine kesinlikle şeker atmayın. Bununla beraber diyetinize de dikkat ederseniz mutlaka faydasını görürsünüz. Afiyet olsun.

24 Nisan 2012 Salı

Günlük cilt bakımı

     Cildimiz gün boyu toz toprak, makyaj malzemeleri ve güneşin olumsuz ve yıpratıcı etkilerine maruz kalıyor. Bu etkenlerin verdiği zararı en aza indirebiliriz. Bunun için günlük temizliğimizin yanında yapacağımız bazı uygulamalar yeterli olacaktır. Burada paylaştıklarımın hepsini kendim uyguluyorum. Faydasını görmediğim hiçbir şeyi paylaşmam.
     Akşam eve ve kendimize geldikten sonra yüzümüzü uygun bir sabunla yıkayarak temizliyoruz. Makyaj temizleme pamuğuna gül suyunu dökerek yüzümüzü bununla siliyoruz. Bu pamuklar normal pamuktan daha kullanışlı oluyor ve her yerde bulunuyor. Yüzümüze sürdüğümüz gül suyu kurumaya yüz tuttuğunda da argan yağını sürüyoruz. Üç damlası tüm cildinize yeter de artar bile. Sac böreği yağlar gibi değil cildimize yedirerek süreceğiz. Yağ hemen emiliyor ve nemlendirici etkisi uzun süre devam ediyor. Bu tür şeylerin akşam kullanılmasının nedeni vücudun gece kendini yenilemesidir. Uygulamayı akşam yaparak etkinliğini arttırıyoruz.

     Cilt lekeleri, kırışıklıklar ve sivilceler için şiddetle tavsiye ediyorum. Alnımda ergenlik dönemimde bile olmadığı kadar çok sivilce vardı. Yüzüm için de uygun bir nemlendirici bulamamıştım. Argan yağı imdadıma yetişti. Üç gün kullandım ve sivilcelerimle vedalaştım. İhmal edip argan yağını kullanmadığımda beni ziyarete geliyorlar. Ben de ihmal etmemeye çalışıyorum. Doğal ve günlük cilt bakımında kullanılan bir ürün olduğu için gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz. Piyasada taklitleri çok fazla olduğundan dikkat etmelisiniz. Serin ortamda donuyor, cilt tarafından hemen emiliyor ve kendine özgü bir kokusu var. Ben Mecitefendi'nin bitkisel yağlarını güvenle kullanıyorum. 20 ml olan şişesi 20 tl. Fazla sürülmediği için uzun süre gidiyor.
Cilt maskesi

     Cildimizin bakımını ihmal etmeyelim. Onun için de bir reçete sunalım. Ben düzenli olarak bu maskeyi yapıyorum. Bir kere uygulayan farkı gördükten sonra asla vazgeçemiyor. Cildiniz bebek cildi gibi oluyor ve derinlemesine temizleniyor. Düzenli uygularsanız sivilce oluşumunu da engelliyor.
     İki tatlı kaşığı beyaz kil ve saf gül suyuyla boza kıvamında bir harç oluşturuyoruz. Cildimizden  akacak kadar cıvık ya da hamur gibi sert olmasın. Krem gibi sürülmesi lazım. Oluşturduğumuz harcı bir saat dinlendirdikten sonra göz altlarımız ve göz kapakları hariç tüm yüzümüze sürüyoruz. Maskeyi sürdükten sonra yirmi dakika boyunca gözlerimiz kapalı olarak uzanıyoruz. Telefonun alarmını kurun da uyuyup kalmayın. Yirmi dakika yeterli olacaktır. Bu süre boyunca konuşmamaya ve mimik hareketleri yapmamaya özen gösterin. Yatmamızın ve mimik hareketi yapmamamızın nedeni cildimizin çatlamasını önlemek. Maske cildimizde kuruyor ve bu esnada cildimizin gerilmesi normaldir. Süre dolunca yüzümüzü suyla yıkıyoruz. Sabun kullanmayın. Yüzünüzdeki kili suyla temizlemeniz yeterlidir. Yüzünüzü kuruladıktan sonra da yüzünüze argan yağı sürün. Cildinizdeki ışıltı ve tazeliği Metin ŞENTÜRK bile fark edecektir. Bu maskeyi haftada bir kere  uygulayabilirsiniz. Özellikle beyaz kil kullanın. Bir de yeşil kil var ama o cilt için uygun değil. Bu maskeyi uyguladıktan sonra cildinizde bir fark görmezseniz derhal bir göz doktoruna başvurun. Gözünüzde önemli bir problem olabilir :)
     
Kaş kirpik yağı

     Kaşları ve kirpikleri dökülen ve seyrek olanlar için Leyla GÖKGÖZ tarafından yıllar süren klinik araştırmalar sonucu oluşturuldu :) Benim kaşve kirpiklerim gayet sık ve uzun. Bu konuda bir problemim yok ama kirpiklerim çok dökülüyor (kalanlar bile standardın üstünde sayılır) ve gözüme kaçıyor. Gözümün acımasından ve kanlanmasından sıkıldım. Sadece gözlerimin acısından kurtulmak için yaptım.
     Ben daha üç kere uyguladım. Bir ay gibi bir sürede faydası görülebiliyormuş. Aslında hazırları da var ama ben içindekilerden emin olamadığım için faydalı olduğunu bildiğim yağları karıştırarak kendim hazırladım.
     Öncelikle tercihen şeffaf bir maskarayı alıp içini güzelce temizliyoruz. Tam temizlediğimizden emin olmak için şeffaf tercih etmemizde fayda var. Daha sonra eşit ölçüde hint yağı , kayısı çekirdeği yağı ve susam yağını bir kapta karıştırıp maskaranın içine dolduruyoruz.Birer çay kaşığı koymanız yeterli olacaktır.Zaten maskaranın içine daha fazlası sığmıyor. Tatlı badem yağı da ekleyebilirsiniz.Ama tatlı badem yağı bazı gözlerde alerji yapıyormuş. O yüzden risk almak istemedim. Oluşturduğumuz karışımı akşamları yatmadan önce gözlerimize kaçırmamaya dikkat ederek kaş ve kirpiklerimize sürüyoruz. Sabah kalkınca cildinize uygun bir sabunla yıkarsanız iyi olur. Resimden de anlaşılacağı üzere susam yağı benim imalatım. Tahinin üzerine biriken yağı almıştım. Susam yağını egzama için de kullanmış ve çok faydasını görmüştüm. Yarayı anında iyileştirmiş ve kaşıntıyı geçirmişti.
   

20 Nisan 2012 Cuma







Çiçeklerim
   

     Son zamanlarda beni bir çiçek merakı aldı ki sormayın. Yapı marketlerden dünyanın parasını vererek aldığım çiçekler haftası dolmadan kuruyunca daha ucuz olan pazar çiçeklerine yöneldim. Verdiğim paraya üzülmüyorum ama çiçeklerim kuruyunca kendimi çok kötü hissediyorum. Onlar da canlı sonuçta. Çiçeklere bakamayıp öldürünce ben de bir nevi katil oluyorum.
     Çelik yöntemiyle çiçeklerimi kendim de üretebiliyorum. Onlar daha sağlıklı oluyor. Çiçekçilerden alınan pahalı çiçeklere hiç güveni kalmadı. Kuruyan çiçeklerden birinin kökünü otopsi yapmak için açtığımda en az elli tane kırkayak türünden kurtla karşılaştım. Yaşadığım dehşeti tarif edemem. Günahı boyunlarına ama çiçek satabilmek için bu işi çiçekçilerin yaptığı yönünde rivayetler var. Çiçek eve geleli bir hafta olmadan kurudu. Meğer derdi varmış zavallının. Kendi üretimim olan çiçeklerin de kökünü açtım ama hiç birinde en ufak sorun bulamadım. İkinci sıradaki çiçeği köklendirme yöntemiyle ürettim. Diğerlerini pazardan çok ufak paralara aldım.Gayet sağlıklılar. (Kulağımı çekip tahtaya vuruyorum. Ağabey ve ablaları siz de öyle yapın da çiçeklerime nazar değmesin.)Demek ki yapı marketlerinden çiçek almayacakmışız.(Her şeyden bir ana fikir çıkarma ihtiyacı hissediyorum.Meslek hastalığı olsa gerek.)

19 Nisan 2012 Perşembe

Saç Bakımı


     Saçlarımla aram bir türlü arzuladığım gibi olmadı. Piyasada denemediğim şampuan kalmamıştır. Çok fazla dökülüyorlar ve oldukça da cansız görünüyorlar.
     Şahan GÖKBAKAR reklamda "Ne kadar itici, sevimsiz genetik özelliğin varsa bu kıza aktarmışsın." diyor ya karısına. Ben de babamın bütün itici ve sevimsiz genetik özelliklerini almışım. İşin konumuzla alakalı ve benim açımdan ürkütücü tarafı babamın kel olması.
     Saçlarımın gidişatı beni acil önlem almaya sürükledi. İlk önlem olarak büyük kardeşimin tavsiyesiyle bitkisel bir şampuan aldım.(Bu arada büyük kardeşim veteriner hekim. Ondan tavsiye alırken kendimi biraz tuhaf hissettiğimi söylememe gerek yoktur herhalde.)
     Yaptığım araştırmalar sonucunda şampuanın içine çam terebentin yağı ve resimlerde gördüğünüz ampulleri koymanın faydalı olduğunu öğrendim. İlk tavsiye alma olayından daha insancıl bir yönteme başvurarak bilgilerimi Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi olan küçük kardeşime onaylattım. Bütün tıp otoritelerinden onay aldıktan sonra malzemeleri karıştırarak şampuanı oluşturdum.(Şu an kendimi Voltran'ı oluşturmuş gibi hissediyorum.) Bir de aktarımın tavsiyesi üzerine saç bakım yağı aldım. Bir süredir bunları kullanıyorum. Saçım biraz düzelmiş, canlanmış gibime geliyor. Yaptığım masraf ve harcadığım emekten sonra bana öyle geliyor da olabilir. 400 ml şampuana iki kapak çam esansı (terebentin), üçer ampul vitamin koydum. Bakım kürünü de haftada bir kere saçıma hafif masaj yaparak uyguluyorum. Havluyla sarıp en az bir, en fazla beş saat bekliyorum.Sonra şampuanımla yıkıyorum. Şaka bir yana dökülme epey azaldı. Yıkadıktan sonra da saçlarım yumuşacık oluyor. Tavsiye ederim.

Şampuan           :15 tl
Ampuller           :11 . 5 tl
Çam esansı      : 5 tl
Bakım yağı      : 15 tl


18 Nisan 2012 Çarşamba

Annem Gitti

Geçenlerde çok üzmüştüm onu
"Bak, giderim gelmem " demişti.
Ben de söz vermiştim
Bir daha üzmeyeceğim seni, diye.
Niye gitti annem şimdi?
Akıllı çocuk olsam gelir mi?

Kaç zaman oldu acep annem gideli?
Sayamadım ki günleri
Sanki hiç güneş doğmuyor gibi
Hiçbir yemek doyurmuyor şimdi
Annem afiyet olsun demeyince
Ne kadar giyinsem de üşüyorum hep.
Kimse annem gibi sevmiyor,
Kimse üzerimi örtmüyor geceleri,
Kimse kokumu içine çekip
Yürekten bir oh demiyor.
Kimse ıslak ıslak öpmüyor,
Yalancılaştı sevmeler.
Bütün kimseler annemmiş meğer.
O gidince kimsesiz kaldım.

Geceleri üstüm açılınca
Annem gelip örterdi, yoklardı geceleri.
Uykumun arasında hissederdim elini
Yanaklarımda, saçlarımda...
Öperdi beni usulca, kıyamazdı.
O gittiğinden beri
Sadece gecenin ayazı yokluyor.
Rüzgarın ellerini hissedip ürperiyorum.
Donuyorum geceleri.

Oyun oynarken düşünce
Annem beni öperdi ve geçerdi acılarım.
O öpmediği için mi acım geçmiyor
İçimde hep bir acı var.
Kalbim kırıldı,
İçim parçalanıyor diyor ya büyükler
Galiba öyle oldu.
Kalbim kırıldı ve içimi parçalıyor cam kırıkları.

"Annen seni görüyor, üzülme" demişlerdi.
Görüyorsa beni, duyuyordur da belki.
Anneee! diye bağırsam
Söz veriyorum üzmeyeceğim seni
Ne olur bırakma beni desem
Gittiği yerden gelir mi?
Anneeee.....

(Acısını derinden hissettiğim annesiz bir çocuğa)


Uyku maskelerim

17 Nisan 2012 Salı



Tunus işi yelek ve kapüşonlu hırka



Kızlarıma bolero ve fular




El yapımı oyuncak
Maske
Kızımın kitaplığı



Bebek yatağı


Dönüşüm
Kot ceket çiçek açtı
Bebek şekeri için sepet
Çocuk odası paspası

Yağlı boya denemelerim
Çocuk odasına kapı süsü

Buzdolabı süslerim